IQNA

Kur'an, birlik ve kardeşlik

14:05 - July 16, 2022
Haber kodu: 3476768
İslam ümmeti arasındaki kardeşlik ve dayanışma konusu her zaman Kur'an-ı Kerim'in en önemli öğretilerinden biri olmuş ve özellikle çağdaş dönemde iki kat önem kazanmıştır.

İslam kardeşliği, zaman ve mekânı aşan bir kardeşliktir. İslâm kardeşliğinin coğrafî bir sınırı yoktur. Dünya Müslümanları hangi ırktan ve coğrafyadan olursa olsunlar kardeştirler. Onlar, İslam dininin Tevhit akidesi ile birbirlerinin kardeşidirler ve birbirlerine bağlıdırlar.

Dünyada toplum için en esaslı terbiye dindir. Çünkü din fıtri bir olaydır ve bu sebeple inanç kişide doğuştandır ve insanın terbiyesinde önemli bir role sahiptir. (Prof. Dr. Eyyub Sanay)

Dünyanın her yerindeki Müslümanlar arasında birlik oluşturmak, İslam'ın asil ideallerinden biridir. İslami bağlılık Kur’an'ın, Hz. Peygamber'in yaşamının ve Ehlibeyt'in dikkate aldığı ana ilkelerden biridir. Yüzyıllar boyunca insanlar sosyal hayatın önemini anlamış, yakınlaşma, uzlaşma ve birlik ile etnik gruplar ortaya çıkmıştır.

İslam ümmetini oluşturmak için Peygamber Efendimiz (s.a.v) önce Kur'an öğretilerini esas alarak, insanların kavrayış ve düşüncelerini yeniden inşa etmiştir. Bu amacı gerçekleştirmek için kavramları da ele almış ve mevcut olan kelimeleri kullanarak yavaş yavaş yeni kavramları insanlara tanıtmıştır. İslam ümmetinin İslam kültüründe yakınlaşması, kalp ve fikir birliğini ifade eden terimlerden biri de "Ensar" terimidir. Başka bir deyişle, Peygamber Efendimizin Kur’ani ümmet oluşturmasının en iyi kanıtı kalplerin uzlaşması, gönüllerin birbirine ısınması ve birbirlerine yaklaşmalarıdır ki Medine'de Ensar şeklinde oluşmuştur.

Kur’an'da Hz. Muhammed'in (s.a.v) amaçlarından biri de "ümmet oluşumu" olarak adlandırılmaktadır. İslam ümmeti Peygamber dönemini, o zamana kadar oluşmuş en iyi ümmet ve toplum olarak kabul etmiştir. Kur'an'ın örnek ümmet için tarif ettiği özelliklerden biri de, birbirlerinin işlerini gözetmeleri, iyiliği emredip kötülükten men etmeleri, aralarında işbirliği hayır ve takva üzerinedir. Maide suresi 2. ayeti: "İyilik ve takva (Allah’a karşı gelmekten sakınma) üzere yardımlaşın".

Kendilerini feda ettikleri ölçüde aralarında bir iman kardeşliği vardır. Birbirlerinin durumunu araştırmak için casusluk yapmazlar, aralarında gıybet, töhmet, iftira yoktur ve daha fazlasından Kur’an-ı Kerim’de bahsedilmektedir. Kur’an, birlik konusuna toplumsal açıdan bakarak, insanlar ve İbrahimi dinler arasındaki önemini vurgulamıştır.

Allah’a imanımız sayesinde kardeş olmamız büyük bir nimettir. Bu kardeşliğimizin temel dayanağı da imanımız, akidemizdir. Kardeşliğimizin yörüngesi 'Allah için sevmek'tir. Allah için sevmek ise, iman bağlarının en güçlüsüdür. İnsanın edinebileceği en mühim kardeşlik değeri, en güçlü bağ 'Allah için ve Allah yolunda' olan bağdır. (Nureddin Yıldız)

Âl-i İmrân suresi 103. ayeti: Hep birlikte Allah’ın ipine (Kur’an’a) sımsıkı sarılın. Parçalanıp bölünmeyin. Allah’ın size olan nimetini hatırlayın. Hani sizler birbirinize düşmanlar idiniz de O, kalplerinizi birleştirmişti. İşte O’nun bu nimeti sayesinde kardeşler olmuştunuz. Yine siz, bir ateş çukurunun tam kenarında idiniz de O sizi oradan kurtarmıştı. İşte Allah size âyetlerini böyle apaçık bildiriyor ki doğru yola eresiniz.

Bu nedenle birlik Kur’an öğretilerinde o kadar özel bir yere sahiptir ki, özel bir lütûf olarak anılır. Aynı halde Müslümanlardan, bu acı tefrika ve kargaşa dönemini hatırlayarak birliği devamı için çalışmalarını ister.

captcha